Birçok hastalığın ve kötü sağlık durumunun kol gezdiği bir çağda yaşıyoruz. Modern adamın sorunu
olan her rahatsızlık için bir grup potansiyel deva ve tedavi bulunmaktadır. Modern tıp bize
ameliyatları, radyoterapi, kemoterapi ve bir dizi ilaç sunmaktadır. Daha az geleneksel yolları seçenler
içinse akupunktur, beslenme terapisi, eski ve yeni alternatif sağaltım yöntemlerini içeren uzun bir liste
vardır. Her biri kendince kullanışlıdır.
Modern tıbbın gelişiminden önceki kadim zamanlarda, insanların sağlıklarına dikkat etmekle ilgili çok seçenekleri yoktu. Basit deneyimleriyle tükettikleri gıdaları, sağlıklı bir yaşam sürmek ve hastalıklardan
kurtulmak için kaynak olarak görüyorlardı. Yemek onların ilacıydı. Zaman içerisinde insanlar şifalı
yiyecek ve baharatların özlerinden ilaçlar yapmayı öğrendiler. Hindistan’da ve sanayi devrimi
öncesindeki kültürel alışkanlıkların süregeldiği diğer ülkelerde hala bu yöntemler kullanılmaktadır.
Bugün artık çember tamamlanmıştır. İnsanlar yeniden sağlıklı yaşamın temellerini anlamaya
çalışmaktadır. Önleyici tıp daha çok vurgulanmakta ve geçmişin daha basit yöntemleriyle yeniden
ilgilenilmektedir. Bu noktada süregelen sağlığımızın en temel anahtarını tekrar incelemek çok
önemlidir, bu da yediğimiz yiyeceklerdir.