GELENEKSEL TÜRK MUTFAĞI’NIN SAĞLIKLI YÜZÜ

08/04/2025

Uzun ve enerji dolu bir yaşam için en iyi tavsiyem, tadı harika ama aynı zamanda sağlıklı yemekler yemeniz. Sağlığı korumak için bilimsel olarak pek çok kanıta sahip Akdeniz diyetinin bir parçası olan Türk mutfağı bu konuda mükemmel bir çözüm.

İnsanlar, kalp hastalığı, diyabet, kolesterol, demans, depresyon gibi sorunlardan korunmak için bu diyete bağlı kalıyor. Böylece lezzetli yemeklerin tadını çok daha uzun yıllar çıkarabiliyor. Türk mutfağı’nın en sağlıklı yönlerinden biri, kullanılan doymamış yağ; özellikle pek çok yemek ve sos için tercih edilen zeytinyağıdır. Sağlıklı yağlar, aynı zamanda Türkiye’yi çevreleyen denizlerde bolca bulunan balıklarda yoğun miktarda mevcut. Bu denizlerdeki taze balıklar öyle lezzetli ki Türk mutfağında kızartması çok az tercih ediliyor, bu da sağlıksız doymamış yağ oranını azaltıyor. Yine bolca yetişen kuruyemişler (fındık, fıstık, badem, ceviz) sağlıklı yağ kaynağı oluştururken, aynı zamanda vücudumuzda sağlıklı hücreleri koruyarak hormon dengesini düzenlemeye yardımcı oluyor.

Türk mutfağı, aynı zamanda Anadolu topraklarının taze malzeme bereketine sahip. Türkiye, bundan 10 bin yıl önce verimli topraklarına ekilen ürünleriyle dünya tarımının beşiği. Fazla bir işlem görmeye, tuza ve yağa ihtiyacı olmayan bu lezzetli ürünler halen bu topraklarda yetiştirilmeye devam ediyor.

Taze ürünler, bu bitkilerin güneşle yıkanan tarlalarda kendilerini korumak için kullandıkları vitaminler bakımından oldukça zengindir. Biz de bu renkli sebze ve otları tüketerek onların antioksidanlarından, besin ve liflerinden faydalanıyoruz.

Türk mutfağı, sağlıklı et alternatiflerine sahip olsa da Osmanlı’dan günümüze gelen zeytinyağlı yemekler etsiz olur ve kalp sağlığına yararlı zeytinyağı ile pişirilir. Bu yemekler soğuk servis edildikleri için içindeki karbonhidratların çoğu çözülmeye dirençli kompleks nişastaya dönüşür ve bu da glisemik indeksi düşürerek, kilo kaybını kolaylaştıran insülini etkiler.

Bahsettiğim zeytinyağlı yemeklerin en klasik örneklerinden biri olan dolma; kabak, patlıcan, biber, hatta domatesin pirinç, soğan ve birçok baharatla doldurulduğu en klasik sebze yemeğidir. Yaprak sarma; pirinç, soğan, nane, kuş üzümü, biber ve tarçın gibi baharatlarla doldurularak, üzüm yapraklarına sarılarak yapılır. Taze fasulye; domates veya salça, soğan ile birlikte pişen taze fasulyeler… Hepsinin, bağırsaklarımızdaki sağlıklı bakterileri beslediği biliniyor.

Türk mutfağı’nın sağlık yönünden faydalarının sırrı olan bu örnekleri düşünürken bile ağzım sulanıyor. Yemeklerin her biri o kadar lezzetli ki daha az sağlıklı seçenekler yerine bunların tadını çıkarmak mümkün. Hayatımız boyunca bu beslenme biçimine bağlı kalma, bir angarya değil; aksine bir nimet.

Bu kitaptaki tavsiyeler, dolu dolu yaşayıp hayat yolculuğunuzun tadını çıkarmak için zihninizi, gözlerinizi ve damağınızı muhteşem bir imkân çeşitliliğine açacak.

Alıntı: Prof. Dr. Mehmet Öz

Posted in Balık ve Yaşam
\

Rezervasyon Formu
Reservation Form

    error: İçerik korunmaktadır!