Sinarit karagöz familyasındandır ve mercan balığını andıran bir balıktır. Başı mercanınkinden küçük ensesi daha alçak, gözleri de mercana göre ufak olduğu gibi vücudunun genişliği daha az ve uzuncadır. Bir de sinaritin ön ve azı dişleri sivridir ve dili büyüktür. Yelesiyle sırt yüzgeci tek parça olup kuyruğuna kadar uzanır, 9-11 dikenle, 11 kılçığı vardır,birinci dikeni küçük,son kılçığı çifttir. Genel rengi açık pembe ise de mavi ve mor renklerle dalgalı olup yanları gümüş gri parlak,karnının altı beyaz, kulaklarının üstü sarımtıraktır. Vücudunu örten pullar büyük ve parlak olup yanak ve kulak kapakları pullarla örtülüdür. Karadeniz’de sinarit bulunmaz, Akdeniz ve Marmara’da avlananlar arasında bir metre uzunlukta 15 kilo ağırlıkta olanlarına rastlanır. Asıl av ayı nisan-hazirandır.
Sinaritler olta ve parakete ile avlanır. Ağ ile de avlanılır. Oltaya yem olarak midye içi ve karides takılır.
Sinarit’in faydaları nelerdir?
Sinarit’in faydaları nelerdir; içinde bulunan vitamin ve mineraller sayesinde zihin açılarak hafıza kaybı ve unutkanlık oranı azalır. Haftada 2 kere balık tüketenlerin tüketmeyenlere oranla çok daha etkin bir hafızaları bulunuyor. Kandaki yağ düzeyinin dengelenmesini sağlayan Omaga – 3 bulunan balık kalp krizi risklerini de önleme etkili bir rol oynar. İçerisinde fosfor ve A vitamini bulunduran balık göz sağlığı için bilinenden çok daha önemlidir. Depresyon ilaçlarının çoğunda bulunan Omega – 3 yağı sinir sisteminin dağılmasını önlüyor. Bulunan kalsiyum kemiklerin güçlenmesinde oldukça etkilidir. Kış aylarında sık rastlanan grip ve soğuk algınlığı yağ asitleri içeren balık sayesinde önleniyor. Vücudun ana kaynaklarından biri olan protein doku oluşumunda ve hücrelerin yenilenmesinde büyük rol oynuyor. Vücuttaki yağların birikmesini önler. Felç riskini azaltır. Balık tüketenler kansere yakalanma riski daha azdır. Yüksek tansiyonu önler.